Psikoterapi Nedir? Psikoterapi çözüm stratejileri açısından değişiklik gösteren, kişilerin baş etmekte zorlandıkları psikolojik sorunlar için bir profesyonelle girdikleri, terapötik bir ilişkinin olduğu çözüm sürecidir. Psikoterapinin amacı nedir? Psikoterapinin amacı kişilerin yaşadıkları sorunlar karşısında; yaşam olaylarına ilişkin düşünce, duygu ve davranışlarını fark etmeleridir. Psikoterapi, kişilerin fark ettikleri bu düşünce duygularla yeniden ilişki kurma sürecidir. “Acı çekmemize sebep, başımıza gelenler değildir. Başımıza gelenlerle ilgili kendimize ne söylediğimizdir.” Pema Chodron İnsanlar anne karnından itibaren bir dizi olay ve duyguya maruz kalır. Bütün bu yaşam olayları kişinin kendisini, çevresini kısacası yaşamı anlamlandırma sürecini doğrudan etkiler. Bunu bir örnekle açıklayacak olursak; acı veren duygular geçmişte yaşanan başka acı veren duyguları da beraberinde getirir. Örneğin bir ilişkinin bozulması çocuklukta depolanmış yalnızlık ve utanç dalgasını tetikleyebilir ve kişinin şu anda odaklanma, ilişki kurma ve iş görme becerilerini etkileyebilir. Pek çoğumuz göstermesek de, hepimiz hassas canlılarızdır. Çok kırılgan sinir sistemine sahibizdir. Duygusal bir acıyla karşılaştığımızda; (bu bir kayıp, travma, ilişkisel sorun vs. olabilir) acının içinde sıkışırız. Bunun sonucunda da zihinsel bir çöküntü içine gireriz. Psikoterapi, kendi içinde ayrılan farklı bireysel kuramlara sahip birçok terapi yaklaşımıyla, kişilerin yaşadıkları süreci yeniden anlamlandırmalarına, geçmiş ile bağ kurarak bugünü yeniden yapılandırmalarına yardımcı olur. Kurulan bağlantılar sayesinde kişilerin baş etme mekanizmalarının güçlenmesine, empati ve iç görü becerilerinin gelişmesine, kendilik algılarının değişerek yaşamsal stres kaynaklarıyla daha sağlıklı mücadele edilmesine olanak tanınır. Elizabeth Kubler Ross acıları yaşamak ile şöyle bir benzerlik kurar. “Sıkıntıları yaşamak cila makinasındaki bir kaya parçası olmaya benzer. Bir yandan diğer yana şiddetle sallanarak ezilirsiniz. Fakat dışarıya hiç olmadığınız kadar parlak ve değerli bir şekilde çıkarsınız.” Acılar, olumsuz yaşam deneyimleri hayatın bir gerçeği. Elbette hiçbir terapi yaşanmış olan olayları değiştiremez. Fakat içsel deneyimlerin farkında olmak ve iç dünyamızda olan bitenle dost olmayı öğrenmek sanıldığı kadar zor değildir. Eski anıları silmeyiz fakat onları etkisiz hale getirecek yeni senaryolar oluşturabiliriz. “Her insanın yaşamı onu kendine götüren bir yoldur” Hermann Hesse Psikoterapinin yardımcı olabileceği konular nelerdir? Psikoterapi depresyon, kaygı gibi belirtileri olan ruhsal rahatsızlıkların ortadan kaldırılmasına yardımcı olabileceği gibi bazen de aniden ortaya çıkan ruhsal dünyamızı olumsuz etkileyen kaza, deprem, kayıp gibi yaşantılardan sonra oluşabilecek ruhsal sorunları önleme amaçlı kullanılır. Fakat her zaman iyileştirme ya da önleme amaçlı kullanılmaz. Psikoterapi insanın kendi iç dünyasına yaptığı bir yolculuktur. Bu yolculuğun sonunda kişi kendini anlaması, kendisiyle barışması; kırmak, ezmek yerine şefkatle kendini anlama sürecidir. Psikoterapi, içimizdeki katmanlar içinde ilerleyen eşikleri aştıkça kendimize, özümüze yaklaştığımız bir süreçtir. İnsanın özüne ulaşması, yaralarına, duygularına temas edebilmesi kendine yaptığı en büyük iyiliktir. Kendiyle olan kavgalarının kendini sarıp sarmalamaya dönüşmesi ise muazzam bir ilerleyişin göstergesidir… Psikoterapinin yardımcı olabileceği konular arasında ilişkisel sorunlar da yer alır. Psikoterapi ne değildir? Günümüzde psikologlar ile ilgili sadece dinliyorlar hurafesi yavaş yavaş geçerliliğini kaybetse de hala daha bazı insanlar psikoterapi sürecini bir sohbet süreci olarak görmektedir. Psikoterapi süreci basit bir sohbet ya da dertleşme süreci değildir. Bir takım teknikler kullanılarak kişilerin günlük yaşamına etki eden problemlerin köklerine inmeyi sağlayarak kişilerin sorunlarıyla baş etmelerine yardımcı olmayı hedefler. Psikoterapi; ahlak dersi, öğüt, tavsiye vb. şekilde kişinin hayatına doğrudan müdahale edecek şekilde kişiye yaklaşmaz. Psikoterapi seanslarınız içinde sıklıkla yargılandığınızı, suçlandığınızı hissediyor ya da nasıl davranmanız konusunda üzerinde bir baskı hissediyorsanız gerçek bir profesyonelle çalışıp çalışmadığınızdan emin olmalısınız. Psikoterapi ilaç tedavisi değildir. Farmakolojik tedavi yalnızca tıp hekimlerinin uygulayabileceği tedavi yöntemidir. Psikoterapi bu nokta da farmakolojik tedaviden sadece destek alabilir. Psikoterapiye insanlar bir amaç için gelirler. Günlük yaşamı etkileyen akut bir olay, geçmiş ile bağlantılı yaşam olayları vb. durumlar… Bu noktada psikoterapi bir çözüm sürecidir. Fakat insanlar bu çözüm süreciyle ilgili sıklıkla sabırsızdır. Sıkıntılarından hemen kurtulmayı dilerler. Hiçbir terapi kişilere şipşak çözümler sunamayacağı gibi iyilik halini de bir anda sunmaz. Psikoterapi bir süreçtir. Terapistinizle kurduğunuz bir güven, sonrasında hayatınızda olup bitenle yüzleşmek, yeniden hissetmek ve yeniden yapılandırmak hepsi bu sürecin parçalarıdır. “Terapi Hayatın Giysili Provasıdır” I.Yalom Psikoterapi ne kadar sürer? Psikoterapi hakkında sorulan en sık sorulardan biri psikoterapinin ne kadar süreceğidir. Maalesef bununla ilgili bir ön görüde bulunmak çok zordur. Herkesin psikoterapiden beklentisi, sağladığı yarar bu yararı sağladığı süre farklıdır. Psiko-analiz, dinamik terapi gibi terapi yaklaşımları uzun süreliyken bilişsel davranışçı terapiler, çözüm odaklı terapiler, EMDR gibi terapi yaklaşımları diğerlerine göre daha kısa sürelidir. Fakat yine de unutmamak gerekir. Herkesin yaşam akışı, karşılaştıkları zorluklar, baş etme stratejileri farklıdır. Bu yüzden psikoterapi sürecinin süresi kişiye bağlı olarak farklılık gösterir. Psikoterapi çeşitleri nelerdir? Çocuk- Ergen Terapisi Yetişkin Terapisi Çift Terapisi Cinsel Terapiler Grup Terapileri Psikolog ve Psikoterapist Farkı Psikolog, üniversitelerin psikoloji bölümünden mezun olan kimselere verilen unvandır. Maalesef Psikoterapi yapmak için üniversitelerin psikoloji bölümünden mezun olmak yeterli değildir. Psikoloji ya da psikolojik danışmanlık lisans bölümünden mezun olduktan sonra ilgili alanlarda yüksek lisansını tamamlamış olmak ve bunun üzerine psikoterapi eğitimlerini ve süpervizyonlarını tamamlamış olmak şarttır. Psikoterapistinizin, psikoterapi eğitimini almış olduğu kurumlarda yetkinliğini etkilemektedir. Psikoterapi eğitiminin yetkin kişi ve kurumlar tarafından verilmiş olması önemlidir. Psikologlar ilaç yazma yetkisine sahip değildir. Fakat Psikiyatri hekimleri gerekli eğitimlerden geçmeleri durumda farmakolojik tedavinin yanı sıra psikoterapi de uygulayabilmektedirler. Psikoterapistinizin yetkinlik düzeylerini bağlı oldukları derneklerden ya da eğitim aldıkları yerlerden kontrol edebilirisiniz. EMDR derneğinin resmi sayfasından kurumumuz psikologlarının yetkinliğine ulaşabilirsiniz. Uzman Psikolog Zeynep Kaya Kategori: Kişisel Gelişim Geri Dön