Sınav Kaygısı Sınav kaygısı belirtileri Sınav kaygısı belirtileri çok çeşitli olmakla birlikte aşağıda belirtilenlerden birkaçı birlikte bulunabilir. Karın ağrısı ve mide bulantısı sık sık karşılaşılan belirtilerdendir. Başarısızlık korkusu temelde yattığından başarısız olunacağına dair olumsuz düşünceler ön plandadır. Sınav günü zihin durmuş gibi gelir, bütün belirtiler yoğunlaşır. Sınav sırasında, dikkat dağılır, önceden öğrenilen bilgiler hatırlanamaz. Sınav kaygısı testi ile kaygı düzeyi ölçülebilmektedir. Fizyolojik sınav kaygısı belirtileri Karın ağrısı Mide bulantısı Kalp atışlarının hızlanması Nefes alış verişin hızlanması Kaslarda gerginlik Ağız kuruluğu Terleme, üşüme, titreme veya ateş basması Baş ağrısı Baş dönmesi Sık sık idrara çıkma İshal Zihinsel sınav kaygısı belirtileri Olumsuz düşünceler (Son dakika herşeyi unutacağım, rezil olacağım, yapamayacağım vb.) Düşüncelerini organize edememe Dikkatini toplamada güçlük çekme Hatırlamada güçlük çekme Duygusal sınav kaygısı belirtileri Başarısızlık korkusu Endişe Gerginlik Huzursuzluk Çaresizlik Öfke Karamsarlık Sınav kaygısıyla başa çıkma Sınav kaygısı yaşayan kişi, bütün bu belirtilerle baş etmede zorluk yaşar. Ders çalışma giderek daha da zorlaşır. Ders çalışmayı erteleyerek veya bırakarak bütün bu yaşadıklarından kaçmak çözüm yolu gibi gözükebilir. Son dakika vazgeçip sınava girmemek de benzer bir kaçma davranışı olarak karşımıza çıkabilir. Strese giren yetişkin bireylerde, o anda THP hormonunun salgılanmasıyla birlikte endişe duygusu yaklaşık yarım saat içinde yatışır. New York Devlet Üniversitesi’ne bağlı Downstate Tıp Merkezi’nde yapılan bir araştırmanın, ergenler ve kaygı ile ilgili sonuçları ilgi çekicidir. Ergenlerde, THP hormonun benzer şekilde işlev göstermediği, dolayısıyla endişenin giderek arttığı sonucuna varılmıştır.* Ergenlik süreci birçok bakımdan değişim süreci olduğundan, aynı zamanda çocukluğun ve çocuksu bedenin kaybının yaşandığı yas sürecidir. Bedensel ve hormonal değişikliklerin yanı sıra, aileden arkadaşlık ilişkilerine yönelişle ilgili bir çok değişim içerir.** Hormonların salınımının başlaması da bu değişimlerden biridir. Ergenlik dönemiyle birlikte bu hormon salınımları fizyolojik değişimlere yol açar ve özellikle beynin duygu merkezlerinde etkili olurlar. Yetişkinlerde de bulunan seks hormonları neden aynı etkileri yaratmaz? Çünkü ergen birey bu hormonlarla ilk defa karşılaşmaktadır.* Sınav kaygısı nedenleri Sınav günü gösterilecek performans; kişi için sadece akademik performans olarak düşünülmediğinde, kendisinin genel performansı olarak düşünüldüğünde sınava atfedilen önem değişir. Bu noktada sınav sonucu, sadece akademik bir başarı ya da başarısızlık değil, kendi kişiliğinin başarı ya da başarısızlığı gibi algılanmaya başlar. Ailelerin meslek ve geleceğe dair beklentileri, ümitleri ve hayalleri vardır. Geleneksel olarak bebeklik döneminde, bebeğin ilk dişinin çıkmasıyla birlikte yapılan diş buğdayında bile bunu görebiliriz. Bebeğin önüne birkaç mesleği temsil eden objeler konur ve bebeğin ilk adımı hangi objeye doğru atacağı izlenir. O anda, bütün aile nefesini tutarak bu adımı izler. Yaygın inanışa göre, bebeğin seçeceği obje ileride seçeceği meslektir çünkü. Aileler için evlatları biricik ve değerlidir, onların kaygılanmamaları için ellerinden geleni yapıyorlardır. Ancak ne var ki, genelde aileler her ne kadar yansıtmak istemeseler de, evlatlarının geleceği için kaygı duyarlar. Geniş aile ve çevre de çocuğun okula başlamasıyla birlikte sorular sormaya başlarlar. Sık sık karşılaştığımız; okul nasıl geçti, notların nasıl, karneni göster gibi sorularla toplumsal baskının başlangıcıdır. Çevredeki insanlar tarafından nasıl görüldüğü ve değerlendirildiğine dair endişeler olduğunda, Sınav sonucu, gelecekteki yaşantının nasıl olacağının tek belirleyicisi olarak görüldüğünde, Sınav sonucu, bilgi düzeyi gibi değil de kişiliğe ait bir değer gibi algılandığında, Bu nedenlerden dolayı, sınava hazırlık dönemi bir kriz gibi yaşandığında sınav kaygısı artar. Sınav Kaygısı ile Başa Çıkmanın Yolları Sınav Öncesi Uyku ve yemek düzenine dikkat edin. Ders çalışma planının, mümkünse günlük olarak düzenlenmesi bilgilerin kalıcılığını sağlar. Ders çalışma planlamasının verimli olması için, kendi başına organize olmakta güçlük çekilebilir. Bu konuda, öğretmenlerden ve rehberlik servisinden destek alınması önerilir. Sınav kaygısı, ders çalışmayı erteleyecek, hatta engelleyecek boyutta yaşanıyorsa konu ile ilgili bir uzmandan destek alınması gerekir. Gevşeme Egzersizleri Gevşeme egzersizleri ilk uygulamalarda, bir yakınınızdan okumasını isteyerek destek alabilirsiniz. Gözleriniz kapalı, kendinizi rahat hissedeceğiniz bir pozisyonda oturun. Derin nefes alıp bunu birkaç kez yavaşça tekrarlayın. Derin nefes sırasında, gerginliği dışarı verdiğinizi, gevşemeyi içeri aldığınızı düşünün. Her iki elinizi yumruk şeklinde sıkarak beş saniye bu gerginlikte kalın. Ellerinizi açıp gevşetin ve beş saniye bu gevşeme ile kalın. Aynı şekilde beş saniye germe ve beş saniye gevşeme ile hareketi tekrarlayın. Sonraki egzersizleri de aynı şekilde beş saniye germe ve beş saniye gevşeme halinde kalmak üzere ikişer kez yapın. Her iki kolunuzu kaldırıp ileri doğru uzatarak önünüzdeki bir duvara avuç içlerinizle değiyor gibi gerdikten sonra kollarınızı bacaklarınızın üzerine bırakarak gevşemeye geçin. Her iki omzunuzu birden, çıkabileceği kadar yukarı doğru kaldırarak gerdikten sonra aşağı bırakıp eski pozisyonunuza dönerek gevşetin. Her iki kaşınızı yukarı doğru kaldırarak veya çatık hale getirerek alın kaslarınızın gerildiğini hissedin. Gevşeme sırasında alnınızın tüm kaslarının gevşediğini hissedin. Şimdi, gözlerinizi sıkıca kapatarak yumma hareketini yaparken göz altı ve göz üstü tüm kaslarınızın birlikte gerildiğini hissedin, sonra yavaşça yumma hareketini bırakarak gevşeme haline geçin. Ağzınızı açabildiğiniz kadar açmayı denerken tüm ağız kaslarınızın gerildiğini hissedin ve sonrasında hareketi bırakıp yavaşça gevşediğini hissedin. Şimdi ağız içinize odaklanın ve diş sıkma hareketi ile çenenizin tamamen kasıldığını hissedin. Gevşeme sırasında, çenenizin tamamen gevşediğini hissedin. Ensenizi iyice gerdiğinizi fark ederek başınızı göğüs bölgenize doğru, yapabildiğiniz kadar getirmeyi deneyin. Bu şekilde boyun kaslarınızın iyice gerildiğini fark ettikten sonra gevşeme haline dönün. Karşınızdan bir yumruk gelecekmiş gibi düşündüğünüzde karın germe hareketini yapmak kolaylaşabilir. Karnınızdaki kasları tamamen gerdiğinizi hissettikten sonra yavaşça gevşetin. Bacaklarınızı kaldırıp uzatarak kaslarınızın gerildiğini hissedin ve gevşetin. Gevşeme egzersizlerini günlük olarak ve sık sık yapmak sonucunda gevşemenin ne olduğu anlaşılabilir. Gevşemenin nasıl olduğunu anladıktan sonra, sadece gevşeme şeklinde, yine vücudun bölümleri yukarıdan aşağıya taranarak egzersize devam edilebilir. Kaynakça; * Ergen Beyni, Dr. Frances E. Jensen , Amy Ellis Nut ** Ergenlik ya da Merhaba Hüzün, Talat Parman Uzman Psikolog Filiz Koçak Kategori: Kaygı-Anksiyete Geri Dön