Bağımlı Kişilik Bozukluğu Bağımlılıklar çok yönlüdür ve altında yatan sebepler karmaşıktır. Ancak geçmişten günümüze, bazı kişilik özellikleri, bağımlılık geliştirmekle ilişkilendirilmiştir. Bununla birlikte, kişinin genetik veya kişilik özellikleri sebebiyle bağımlılık geliştirmeye yatkın olması, mutlaka bağımlı olacağı anlamına gelmez. Çevre ve destek sistemi gibi diğer faktörler de rol oynamaktadır. Bağımlı Kişilik Nedir? Bağımlı kişilik, kişiyi bağımlılığa ve bağımlı davranışlara(uyuşturucu bağımlılığı veya kumar gibi) yatkın kılan belirli kişilik özelliklerinin olduğu inancına dayanan, konuşma dilinde kullanılan gayri resmi bir terimdir. Bağımlılık, kişinin hayatındaki sosyal çevre, aile, psikoloji ve biyoloji gibi çeşitli faktörlerden etkilenebildiği gibi, bir dizi bireysel özelliğin birleşmesiyle de oluşabilir. Örneğin; genetik faktörler, bir bağımlılığın geliştirilmesinde büyük rol oynamaktadır. Kalıtımsal yatkınlığın, (maddenin türüne bağlı olarak) %40 ila %70 arasında olduğu tahmin edilmektedir. Belirli bir maddeye bağımlı genler olduğu gibi, ruh sağlığının gelişimini etkileyen ya da madde bağımlılığı bozukluklarına sebep olan genler de mevcuttur. Ulusal Madde Bağımlılığı Enstitüsü'ne göre, bağımlılıkların gelişiminde hem genetiğin, hem de çevrenin oynadığı rolün etkisi büyüktür. Bu etkiler, bireylerin yaşam çizgisi boyunca değişiklikler gösterir. Bu da, bağımlılığın altında yatan nedenleri anlamayı daha da zorlaştırmaktadır. Bağımlı Kişilik Bozukluğuna Ne Sebep Olur? Bağımlı kişilik bozukluğunun sebepleri, sık sık merak edilen bir konudur. Araştırmalar, belirli davranışların ve/ya belirli kişilik özelliklerinin, kişilerde bağımlılığın gelişmesini daha muhtemel kılacağını göstermektedir. Bu özellikler, maddeye göre, bağımlılık türüne göre ve hatta kişinin yaşına göre değişebilir. Uyuşturucu bağımlılığı ve/ya genel bağımlılık özellikleri şöyledir: Dürtüsellik Dürtüsellik, çok çeşitli psikolojik problemlerle ilişkili bir davranış özelliğidir. Oluşabilecek sonuçlar hakkında çok az düşünerek, spontan ve/ya değişken davranışlar olarak da tanımlanır. Dürtüsellik, riskli sonuçlara sebep olabilir. Sansasyon-arayışı davranışı Bu özellik, sansasyon arayışı içinde olan bireylerin, yeni ya da değişik deneyimlere duyduğu ihtiyacı karşılamak için, riskli durumlara girmek olarak tanımlanır. Bazı anlamlarda dürtüselliğe benzer. Olumsuz etki Olumsuz etki, bazı olumsuz duyguların(öfke ve üzüntü gibi), uyumsuz davranışlara sebep olabilmesini ifade eder. Olumsuz etkisi olan bireylerin, stresle başa çıkmak için başvurdukları davranışlar sebebiyle, madde bağımlılığı riskleri daha yüksektir. Olumsuz aciliyet Olumsuz aciliyet, bir kişinin bir sıkıntıya ne kadar aceleyle tepki verdiğidir. Stresi sağlıklı bir şekilde yönetmekte güçlük çeken bu bireylerin, stresle başa çıkmak için madde bağımlılığına yönelmesi daha olasıdır. Nevrotiklik Yüksek nevrotizmi olan insanlar, yaşamdaki zorluklara ve sıkıntılı durumlara sıklıkla öfke, üzüntü, kaygı ve kızgınlık gibi olumsuz duygularla tepki verirler. Araştırmalar, yüksek nevrotizmi olan kişilerin, bir madde kullanım bozukluğundan muzdarip olma olasılığının daha yüksek olduğunu ortaya koymuştur. Uyumsuzluk Uyumsuz ve kavgacı insanların, bencil, soğuk ve işbirlikçi olmama olasılığı yüksektir. Çalışmalar, uyumsuzluğun alkol veya uyuşturucu bağımlılığı ile ilişkili olduğunu göstermiştir. Narsisizm Bir araştırma, narsisizm ile çevrimiçi oyun bağımlılığı arasında bir bağlantı olduğunu öne sürmüştür. Saldırganlık Saldırganlık, başkalarına karşı düşmanca ve şiddet içeren davranışlarla karakterize edilir. Araştırmalar, çevrimiçi oyun bağımlılığı ile bir ilişkisi olduğunu gösteriyor. Ben de Bağımlı Olacak mıyım? Bu özellikleri olan herkes, madde bağımlığı sorununu geliştirmez. Ayrıca, daha önce de belirttiğimiz gibi, diğer birçok faktör, bağımlılığın gelişimini etkiler. Kişileri bağımlılığa yatkın hale getiren bir dizi özelliği ve/ya geni olan herkes, madde bağımlılığı ile ilgili sorunlar geliştirmez. Güçlü bir destek ağı, stres ile başa çıkma yeteneği ve esneklik gibi koruyucu faktörler, bağımlılığı önleyebilir. Örneğin, sansasyon arayıcı ve dürtüsel olan birinin, riskli faaliyetlere girme olasılığı daha yüksek olabilir. Ancak uyuşturucu yerine, paraşütle atlama veya dağ tırmanışı yapabilirler. Tam tersine, bu özelliklerin hiçbirisine sahip olmayan biri de, herhangi bir bağımlılık geliştirebilir. Ailenizden birinin ya da kendinizin, bir bağımlılık geliştirebileceğinden endişeliyseniz, o kişiyi veya kendinizi madde bağımlılığı ve kullanım riskleri konusunda eğitebilirsiniz. Olumsuz olaylar ve/ya duygular karşısında, “stresle sağlıklı başa çıkma yöntemlerini” kullanmayı öğrenebilir, kendinizi olumlu ve madde kullanmayan insanlarla çevreleyebilirsiniz. Ergenlerde Bağımlı Kişilik Belirtileri Uyuşturucu, alkol veya kumar bağımlılığı geliştiren ergenlerde görülen yaygın özellikler şunlardır: Yüksek dürtüsellik Depresyon Dışadönüklük Sansasyon arayışı Anksiyete Nevrotiklik Bu özelliklerin bazıları, erken çocukluk döneminde ortaya çıkabilirken, diğerleri daha sonraki ergenlik döneminde gelişebilir. Bu özellikleri sergileyen her ergen, bir bağımlılık geliştirecek anlamına gelmese de, uyuşturucu bağımlılığı eğitimi ve erken müdahalenin sağlanabilmesi için bu belirleyicileri bilmek önemlidir. Bilgisayar oyunu bağımlılığı geliştiren ergenlerin, yukarıdakilere ek özellikleri şunlardır: Kendine güvensizlik Asabiyet/ saldırganlık Sosyal anksiyete(kaygı) Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB). Çocuk ve Ergenlerde Bağımlı Kişilik Riskleri ve Koruyucu Faktörler Madde Bağımlılığı ve Akıl Sağlığı Hizmetleri İdaresi'ne göre, “risk faktörleri” yaşamın ilerleyen dönemlerinde olumsuz sonuç olasılığını arttırırken, “koruyucu faktörler” olasılığı azaltmaktadır. Kişinin yaşam koşullarına bağlı olarak, risk ve koruyucu faktörlerin bazıları hayatı boyunca aynı kalırken, bazıları değişebilir. İhmal veya istismar gibi daha fazla risk faktörüne sahip olanların, hayatlarında olumsuz sonuçlar doğurma olasılığı daha yüksektir. Diğer yandan, istikrarlı bir aile ve okul hayatı gibi daha koruyucu faktörlere sahip olanların, daha iyi sonuçlar elde etmesi muhtemeldir. Risk faktörleri Madde kullanımına, anne karnında maruz kalmak Uyuşturucu veya alkol bağımlılığı olan ebeveynler Çocuk istismarı Çocuk ihmali Annenin şiddet görmesi Evde yaşayan ruhsal hastalığı olan bir aile bireyi Ebeveyn boşanması veya ayrılığı Tutuklanan aile üyesi Çevresel yoksulluk Çevresel şiddet Irkçılık Ekonomik darlık Erken yaşta saldırgan davranış(lar)a maruz kalma Ebeveyn denetimi eksikliği Uyuşturucunun bulunabilirliği Koruyucu Faktörler Olumlu öz eleştiri Oto kontrol / irade Sosyal yeterlilik Ebeveynlerin ilgisi ve denetimi Diğer okul faaliyetlerine katılım Akademik yeterlilik Okulda uyuşturucu karşıtı politikalar Kaliteli eğitime erişim Yerleşik ve istikrarlı yaşam İstikrarlı aile ilişkileri Olumlu akran ilişkileri Olumlu toplum ilişkileri Ekonomik fırsatlar Dayanıklılık gibi, başka faktörlerin de var olduğunu da özellikle belirtmeliyiz. Dayanıklılık kişilik özelliği, kişinin yaşamındaki olumsuz olayların üstesinden gelme, olumlu ve sağlıklı şekilde yaşamını sürdürebilme yeteneğidir. Bir çocuğun diğerinden daha dayanıklı olma olasılığını anlamak için daha fazla araştırma yapılması gereklidir. Öte yandan, bazı kanıtlar, tüm çocukların dayanıklılık sahibi olabileceğini ve sağlıklı hayatlar kurabileceğini de göstermektedir. Kaynakça; Addictive Personality Disorder(Kaitlyn Motley, M.P.A., M.A.) Çeviri: Yaşantı Psikoloji Kategori: Kişilik Bozukluğu Geri Dön